Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, gençlerin akademik ve sektörel bilgilerini artırmak amacıyla “Kampüste Sektör” programını başlattı. Bu kapsamda şube temsilcileri, birçok üniversite ile birlikte hareket etmek amacıyla protokol imzaladı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Milli Kütüphane’de düzenlenen programa Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın yanı sıra kamu kurum ve kuruluşlarının liderleri, sektör temsilcileri ve üniversite rektörleri katıldı.
CHATGPT’NİN MESLEKLER ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Son aylarda teknoloji gündemine oturan ChatGPT isimli yapay zeka robotu hakkında konuşan Varank, yapay zekanın hayatın her alanında etkili olduğunu belirtti. “Birçok arama motorunun işini çok daha kolay ve çok daha kullanıcı dostu bir şekilde yapabiliyor. Evet, olağanüstü bir gelişme, adeta bir devrim. Ama burada üniversite hocalarımız var. Birçoğu haklı olarak ChatGPT’den şikayet ediyor. Çünkü öğrenciler makalelerini bile ChatGPT’de yazdırabilirler. ChatGPT önümüzdeki dönemde birçok mesleği elimizden almak üzere. Ama ortada bir gerçek var; Sürekli büyüyen, gelişen ve dönüşen teknolojiler çağında, elbette ki dönüşümlere, handikaplarına rağmen uyum sağlamak zorundayız.”dedi.
ÖĞRENCİLER 36 FARKLI KONUDA EN AKTİF EĞİTİM ALDI
Bu yıl çeşitli firmalarla eğitim modelinin ilk adımının atıldığını belirten Varank, şunları kaydetti: “Alanının en iyi profesyonelleri tarafından verilen Büyük Veri Analitiği, Yapay Zeka ve Bilgisayar Ağlarına Giriş dersleri bu şekilde başarıyla tamamlandı. 2023 yılı bahar döneminde 20 paydaş üniversite ve 20 paydaş firma işbirliği ile yeni eğitimler başlamıştır.
Verilen derslere baktığınızda inanın “bunu unutmuşlar” diyebileceğiniz rastgele bir başlık yok. Öğrencilerimiz, sistem mühendisliğinden siber güvenliğe, blockchain’den kuantum bilişime, Java’dan uygulamalı doğal dil işlemeye kadar 36 farklı konuda en ileri düzeyde eğitim alıyor. Bugüne kadar ulaştığımız 1.500’den fazla öğrencimiz, eğitimlerinin ardından staj imkanına da sahip olacak. Paydaş kurumlarımız istihdam konusunda da aktif olacak.”sözlerini kullandı.
İMECE, TÜRKİYE’NİN UZAYDAKİ YENİ YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜKLÜ GÖZÜ
Varank, yerli ve milli imkanlarla üretilen ilk gözlem uydusu İMECE’nin görevleri hakkında değerlendirmelerde bulundu. “Bakın verdiğimiz temeller ve yaptığımız yatırımlar sayesinde Ar-Ge harcamalarının milli gelire oranı binde beşten yüzde 1,4’e çıktı. Tam zamanlı eşdeğer araştırmacı sayımız 21 yılda 29 binden 222 bine yükseldi. Tüm bu gelişmeler sayesinde Türkiye artık kendi SİHA’larını, kendi seyir füzelerini ve kendi savaş gemilerini üretmeye başlamıştır.
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 60 yıldır vatandaşlarımızın hayali olan yerli ve milli otomobilimiz Togg’u gerçeğe dönüştürmeyi başardık. İnşallah yarın Türkiye’nin uzay çalışmalarında değerli bir mihenk taşı olan İMECE’yi yörüngesine göndereceğiz. Savunma, afet yönetimi, çevre ve şehircilik, tarım ve ormancılık alanlarında hizmet verecek olan İMECE, Türk Ordusunun uzaydaki de gözü olacak. Ülkemizin metre altı yüksek çözünürlüklü yerli ve milli ilk gözlem uydusu İMECE ile dünyanın her yerinden istediğimiz görüntüyü elde edebileceğiz.
İMECE İLE YENİ UYDU DA FIRLATILACAK
İMECE’nin elektro-optik kamerasından yönlendirilebilir antenine, elektrikli tahrik motorundan güneş sensörüne kadar pek çok donanımı Türk mühendisleri tarafından Türkiye’de tasarlanıp üretilmiştir. Elbette yarın için bizi mutlu eden bir konu daha var. İMECE yarın yörüngesine alınırken özel sektör tarafından geliştirilen küp uydular da ona eşlik edecek. Connecta T2.1, Kılıçsat ve Akup küp uyduları da İMECE ile uzaya fırlatılacak. Uzaya aynı anda 4 uydu göndereceğiz. Böylece Türkiye uzay yarışında bir eşiği daha geçmiş olacak.”değerlendirmesini yaptı.
“YÜZYIL Türkiye’de GENÇLERİMİZE GÜVENİYORUZ”
Art arda gelen başarıların insan gücünün kaynağının bir göstergesi olduğunu belirten Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Evet, son dönemde peş peşe gelen başarılarımız sayesinde gelişen insan kaynağımızın gücünün bir göstergesidir. Türkiye’nin asrındaki en büyük sermayemiz olan gençlerimize güveniyoruz. Biliyoruz ki Türkiye 2053 ve 2071’de TEKNOFEST’in koşa koşa gelen gençleri ile hedeflerine ulaşacak. Ancak her şeye rağmen deneysel teknoloji atölyelerini, yeni nesil yazılım okullarını, yazılım akademilerini, bilim merkezlerini, öğrencilerimize staj imkanı sunan STAR programını, doktora öğrencilerinin üretimde aktif olmalarını sağlayan Endüstri Doktora Programını, ve şimdiye kadar hayata geçirdiğimiz birçok uygulama.
Bu nedenle özellikle insan kaynakları anlamında her zaman yeni adımlar atmaya çalışıyoruz. İşte Kampüste Katliam Programı da bu çalışmalardan biri olarak hayata geçti. İnşallah yakında Kampüste Bölüm Programı’na katkı sağlayan 20 paydaş firma ve 20 paydaş üniversitenin temsilcileriyle imza törenini gerçekleştireceğiz. Gençlerimize çok faydalanacakları yeni bir vizyon, yeni bir ufuk sunacağız” dedi.
