CHP Genel Başkanı Özel, CHP’nin içinde karışıklık var gibi gösterilmek istendiğini belirterek “İktidara yürüyoruz. Bu süreçte CHP’nin içi de normalleşecek. İç düzenimizde bütün kuralları ve kurumları işleteceğiz” dedi.
Cumhuriyet’e konuşan Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Kemal Bey’le Türkiye’nin gündem koşullarında diyaloğumu en iyi şekilde sürdürmeye çalışıyorum. “Hançer” başta olmak üzere yaptığı açıklamalar kamuoyunda tartışma konusu oldu. Tartışmalara açıklık getirmek benim değil Kemal Bey’in yapacağı bir şeydir. Benim gördüğüm Kemal Bey’le çok yakın siyaset yapmış bazı arkadaşlar, “Kemal Bey siyasetin tümüyle dışında kalırsa biz de siyaset yapamayız” gibi bir kaygı içindeler. Belki bu kaygıdan Kemal Bey de etkileniyor. Bu partiye verilen hiçbir emek boşa gitmeyecek. Bunu zamanla herkes görecek.”
“Tek hedefim var CHP’yi iktidar yapmak”
“Benim yerel seçimlerden sonra gündeme getirdiğim normalleşme aslında olması gerekeni, demokratik olanı aramak. Bu anlamda parti içi de normalleşecek. Ben bu partide kimsenin değil, CHP’nin adamıyım. Tek hedefim var, CHP’yi iktidar yapmak. (Masasının üzerindeki anketleri göstererek) Bakın burada kamuoyu ne diyor? “En beğendiğim kişi Mansur Yavaş” diyor. Sonra kim? Ekrem İmamoğlu. Sonra ben geliyorum, daha sonra Erdoğan geliyor. CHP lideri, AKP liderini geçmiş durumda. Ben CHP’nin iktidarı için ne yapmak gerekiyorsa onu yapacağım. Mansur Bey’in size söylediği iki arzu, CHP’nin bütünlüğü ve CHP’nin her kesimden oy alma ikliminin sürmesi benim de yüzde yüz katıldığım bir hedeftir.”
“CHP’li olup CHP’nin başarısızlığı için çalışanlar oldu”
“Yerel seçim sürecinde özellikle aday belirleme aşaması sancılı oldu. Devamında da CHP’li olup CHP’nin başarısızlığı için çalışanlar oldu. Onlarla ilgili yerel olarak işletilecek disiplin sağlıklı sonuç vermeyecekti. Bunu merkeze çektik. Düşüncem acımasız bir partiden atma durumunun olmaması. Partiden attın, öyle kişiler var ki CHP’nin dışında başka bir şeyle ilgilenemez. Onların ruhunu da mı söküp atacaksın? Burada sistemli bir zarar verme olmamışsa affedici olmak gerek.”
